SATÜRN PLATO KAVUŞUM

Pazar günü Başak Dolunayı hakkında yazı yazıp sağlık ve hijyen ile ilgili konuların ön plana çıkacağını, bu konuda bazı açıklamalar yapılabileceğini yazacaktım ki yoğun, baş zonklatıcı, düşünceyi esir alıcı, bedeni güçsüzleştirici, yaşamdan koparıcı bir diş ağrısıyla baş başa kaldım. Kendimi oradan oraya attığım, acımı hafifletebilmek için hüngür hüngür ağladığım bir ağrıdan bahsediyorum. 

2 ay içinde bu üçüncü diş vakam bir de! Ne zaman mı başladı? Satürn ve Pluto’nun 22 derece Oğlak burcunda kavuşmak üzereyken, 20 derece Yengeç burcundaki Ay tutulmasının olduğu 10 Ocak günü! Çünkü bu baş döndürücü ikili, 23 derece Koç burcundaki Güneş’ime yaptıkları zorlayıcı açı ile bana ulaştırmaya başladıkları kişisel mesajlarını, zaten bir dolunay olan Ay tutulmasıyla ayyuka çıkarmışlardı. 

Satürn ve Pluto el ele verip bütün dünyaya ‘Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, çürümüş, işinize yaramayan her şey yıkılacak, çözülecek, temizlenecek ve yeni baştan yapılanacak, inşa edilecek.’ derken, bana da bir şeyleri değiştirip dönüştürmem, temizlemem ve  yeni baştan oluşturmam gerektiğinin mesajını veriyorlardı. 

Birinci diş ağrım olduğunda Oğlak burcunda yerleşen Satürn’ün dişleri, kemikleri, eklemleri ve omurgayı temsil ettiğini, bu açının adım adım bana yaklaşığını bilerek kendi söküğünü dikemeyen terzi moduyla bugüne kadar göz göre göre dişlerimi nasıl ihmal ettiğimi, dişçiden aylarca nasıl da kaçtığımı düşünüp bol bol kendime kızdım.

Derken antibiyotik, ilaçlar yapacak bir şey  yok dendi, hoop dişim çekildi. ‘Ne yapalım benim hatam zamanında tedbir almadım’ diye kendime hayıflanırken, yani yaklaşık 1 gün kadar sonra ağzımın içinde bir sürü yara oldu. Yine yiyemedim, içemedim, konuşamadım - ki danışmanlıklarımda 3 saat konuşuyorum tahmin edin durumumu-  2 hafta sürdü ağzımın tam iyileşmesi. ‘Oh be gideyim hemen çürük olan 2 dişime dolgu yaptırayım’ dedim, artık akıllandım ya! İşte bu sefer alt sol dişim şişti. Hem de kocaman! Yüzümün halinden dışarı çıkamayacak haldeyim ama Allahtan bu sefer ağrı yok. Yine antibiyotik, tedavi falan filan.... Dişim iyileşti, kanal tedavisi yapıldı. ‘Ay ya’ dedim içimden ‘yine çok şükür’. Bu sefer daha derin düşünmeye başladım. ‘Peki acaba esas anlamam gereken şey nedir?! Evet tedbirli davranmam, kendime dikkat etmem, yaşamı, yapmam gerekenleri ertelememem, korkuyla hareket edip geldiğini tahmin ettiğim bir sorunu görmezden gelmemem gerektiğine dair sonuçları çıkardım bir güzel. Yepyeni kararlar aldım. 

‘Aferin bana’ derken pat Başak Dolunayı ile sağ üst dişim sahnelere çıktı!!! İlk başta anlattığım korkunç ağrılarla beni baş başa bıraktı, yine, yeni, yeniden!

Artık fark ettim ki mevzuu daha derin. Pluto en derindeki, en görünmeyeni, en içerde kalmış, en çürümüş, en zarar veren esas konuyu ortaya çıkarmak istiyor Satürn ile beraber. Bilinçaltımın derinliklerinde, köklerimde saklı belki de konu! Artık anlamam, bulmam gerekiyor.  Canım öğretmenim Satürn, gizemli dehlizlerin sahibi Pluto ile beraber beni zorluyor. Tabi ki bana fayda sağlamak için... Beni aydınlatmak, dönüştürmek için.... Belki de artık ‘İpek’ böceği olarak kalamayacağımı, Kelebek olma vaktimin geldiğini anlatmak için....

Hepimiz bu etkinin altındayız aslında. Bütün dünya! Bunu da görüyoruz. Yeni bir dönem başlayacak. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak! Başlamadan önce her şey biraz sallanacak. Hepimiz yaşamımızda temizlememiz, hayatımızdan çıkarmamız ve dönüştürmemiz gereken şeyleri bulmalıyız. Bunu bilerek ve isteyerek kendimiz yapmalıyız. Bilinçli ve farkında olarak. Doğum haritamızda Oğlak Burcu’nun bulunduğu alan üzerine düşünebilirsiniz hangi konu üzerinde yoğunlaşmanız gerektiğini. 

Çok sevdiğim bir şarkının sözleri geldi aklıma tüm bunları yazarken. ‘ Bul Beni, nefesin kesilinceye kadar uğraş,  hadi bul beni, artık!’  Bu dişim de çekilecek sanırım. Daha fazla diş kaybetmeden ihtiyacım olanı bulsam hiç fena olmayacak☺